2010/07/22

küçük korsan

gökkuşağı altından geçip
yağmurda çıplak ayaklarımızla
koşuşturduğumuz günleri anımsıyorum...
mavi pinokyo bisikletimle
seni evden alıp
dünya keşfine çıktığımız zamanları
anlatıp duruyorum insanlara...
babamın yaptığı dev uçurtma
ikimizinde kanatlarından genişti...
gökyüzünde süzülürken
sen farkında değildin ama
ben ona değil sana bakıyordum.
o gün duymuştum ailemden
senin biraz erken veda edeceğini...
zaten saçlarının dökülürken,
babanın gürleşir diye saçlarını sıfıra vurduruşu
ara ara nefesinin kesilip,
burası güzel bir kara dinlenelim demenden
anlamıştım bir gariplik olduğunu.
sen nasıl sırrını bir hazine gibi sakladıysan
bende bildiğimi saklamıştım.
ama bilirdik sırlar er ya da geç ortaya çıkardı.
sen güçlü bir savaşcıydın!
son ana kadar beni yalnız bırakmadın...
her sabah gibi kapınıza geldiğimde,
geminle uzaklara açıldığını farketmiştim.
sen küçük korsan beni almadan nası ayrıldın bu karadan
doğduğum günden bu yana tek bir anım geçmemişti sensiz
tabutunun üstündeki korsan bayrağını hala saklıyorum.
onu alırken yanına bizi tekrar bulabilmen için ;
''...pusula bıraktım.''
...bazı anlar vardır
zamansız ayrılıklara yelken açar
küçük dostlarınızı
alıp götürebilir...
ilk yardım çantalarına güvenmeden
bir hayat geçirmeyi deneyin
zira her zaman işe yaramayabilir.

2 yorum:

  1. ne güsel yazarsın sen.. içimi aydınlatır içimi serinletir içimi bilirsin ..ne güselsin.. ben seni havada karada yalnız bırakmam bebeğim:))

    YanıtlaSil
  2. saol bebeyim.. yalnızlık tercihim olsada içinde istediğim insanlar var elbet..o nedenle bencede bırakma=)

    YanıtlaSil