2012/07/29

canım sıkılmasaymış

böyle bir an varki herşeyden öte.

2012/07/27

lanet

ayakkabılarım sıkıyor
sesim çıkmıyor sana
çatıyorum sağa sola
evdeki bacağı kırık koltuğa
anlamazlar gözümden.
derdim kendimle benim
ne senden,ne ondan intikamım
bahanesi olsun hayatımın..
delide değilim.
sadece seni özlüyorum
saçmalık olduğunu bile bile
düşünüyorum ara sıra
başkasının olduğunu bilsemde
korkma...
dedim ya,
seninle değil benim sorunum
 ya da onunla...
savaşıyorum kalbimle,kendimle
beynimin her zerresini silmeye çalışıyorum
hastalıklı bir ruh benimkisi
lanetlenmiş günün birinde...
karanlık bir gecede,
gözüne baktığımda.
kurbağa olsaydım keşke
ya da uyanmayan prenses.
ama sevemeyen bir insan olmak
beni bitiriyor her nefes alışımda.
kimse değerli değil,kimse değersiz değil
ama hiçbiri sen değil...
ne ben,ne sen,ne o
herşey sıradan bir gün gibi başlayan
o sabah oldu ve artık değişmeyecek.
 birşey olsun dediğimden değil
geliyorlar arada ondan bu haller.

2012/07/24

.!.

az yarayla ayrılmak dileğiyle tüm ilişkilerden.

2012/07/21

daha fazla!

neden mutsuzsun dedi çocuk?
artık imkansız yoktu çünkü
herşey daha fazla daha fazla,
ve biz tükeniyoruz.
şaşırmıyorum görünce bir gökdelen
çünkü çoktan göğü delmişlerdi.
bir mucize gibiydi tüm herşey ama.
şimdi sıradan bir yaşam alanı.
insanlar gibi;
daha fazla kadın
daha fazla erkek.
hep daha fazla hep daha fazla
evlerdeki mobilyalar daha fazla
çocuklar daha fazla
oyuncaklar daha fazla
ölüler daha fazla
sesler bile daha fazla
öpüşmeler daha fazla
kavgalar daha fazla
konuşmalar daha fazla
herkes biliyor herkes konuşuyor
artık cehalette daha fazla
kibir daha fazla.
çünkü hiçbirşey şaşırtmıyor artık bizi
saygı duymuyoruz artık kimseye
sevmiyoruz daha sahici.
kimse sevilecek kadar daha fazla değil
sevilenler ise değerinden daha fazla haberdar değil
çünkü içimizdeki herşey daha fazla daha fazla
ve biz tükeniyoruz ey insan
yetmiyor bize artık dünya
daha fazla yaşanacak bir yerler olmalı
kaçıp gidecek daha fazla zaman olmalı
çünkü buralar artık bize daha fazla
herşey gibi bunlar bize az
hadi daha fazlası olmalı.
daha fazla daha fazla.
işte bundan mutsuzum çocuk.

2012/07/15

kapalıyız

ayakkabılarının içine ayağı sokmakta zorlandı başta. sabah telaşından sanırım.. hızla inmeye başladı merdivenleri. parfümünün kokusu tüm apartmanı sarmıştı,dış kapıdan çoktan çıkmış olsa bile.
ardından uzunca bir süre baktım.
sonra pencereyi kapatıp işe yarar bişeyler aramaya başladım kara kutuda.aradığımı bulamayıp kapattım.
aradığını bulamayan her insan gibi.

2012/07/10

mor günler

mor ayak baş parmağım ve topal adımlarımla milka ineklerine taş çıkarıyorum.
anne kız temizlik yaptıktan sonra annenizin sildiği yerden terliksiz geçmeyin.geçerseniz havaya zıplayıp totonuzun üzerine düşüyorsunuz. anneniz gelip ben sana demedim mi? senfonisiyle karşılıyor sizi. eğer düşme olayını kapının eşik kısmında yaparsanız ayaklarınız düşerken sığacak yer bulamayıp bükülüyor. sonra topallık,morluk,ağrılı zamanlar bekliyor sizi.
tek güzel yanı bilgisayarda oyun oynayıp film izlediğiniz boş zamanlar çoğalıyor!ahh..

2012/07/08

bağlantı sıkıntısı

sizin kafanıza erişemiyorum
çabalamıyorumda ne bileyim
değişik bir hal üzerimdeki
bende masum değilim
doğrusu yanlışı haddim değil.
ama siz gereğinden fazla kirlisiniz
oyun oynamayı severim bende
ama sizinki çokta masum gelmiyor artık
soğuyorum iklim iklim
içime daha çok içime gömülüyorum.
hep derim üç beş adam sonrası hikaye
artık üçü beşide seçemiyorum yalan yok
yalnızlığıda seviyorum
en gerçeği o geliyor bana.
kedinin kuyruğuyla oynadığı gibi haller içinde
daha bir bağlanıyorum kendime.
korkuyorumda öte yandan
istemiyorumda birşey yapmak.
işin kötüsü
çok fazla çok herşey.

2012/07/07

zaman'sız

olur ya hayatında bir şey
herkes bildiğini zannederde kimse bilmez
konuşmazsın...
bildikleri gibi kalsın yeter diye.
onun adının geçtiği her cümlenin sonunda.
ihtimallerin olur hayatında
bazı geceler kafanı kemirirken
uykuya dalarsın...
kimi sabah aklına gelmezken,
çoğu zaman günaydından önce gelir adı.
utanırsın sanki vazoyu kırmış çocuk gibi.
suç değildirki aslında.
boşluktur içinde sadece
hani çabalamazsında çünkü bilirsin
olmayacak birşeyler listesindedir adı
ama çıkaramazsında cümlelelerinden...
mideni yakan acılık gibi
ağırdan yayılır nefes borunda sızısı.
kafanı kaldırdığın kamerli gecede
aklına gelmemesi mümkün değildir
siyah beyaz zamanların.
ne sen sor ne ben söyleyeyim gizi.
bir ben bilirim içimi,
birde deniz fenerinın med ceziri.

2012/07/05

iyi iyi

köşemde durdum kolumu ahşap korkuluklara yaslayıp güç aldım.sustum,ara ara güldüm yalandan... kalkıp gidebilirdim ama yapmadım.belki de yapamadım.
hava güzeldi yerim güzeldi sadece sustum...
sustum... ne kalmış konuşacak,üç beş kişinin önemsiz hayatından,önemsiz ayrıntılar...
nefes aldım nefes verdim...sivriler sarmış etrafı,kanımızı emiyorlar..
çay kaşıklarının sesi herzamankinden fazla rahatsız ediyordu.
nerdeyim ben neden buradayım.sebebini biri bana söylesin dedim içimden... duruma el attı temiz bir el - hadi kalkalım..
kalktık.